14
Ki
onlara, diyotlara uyarıcılar gönderdin, ibret alsınlar diye. Onlar
öylesine akılsız ve öylesine kör ve sağırdılar ki peygamberlerinin
mucizelerine bile sırt çevirdiler.
Ki
mucizeler ancak diyotlar içindir katından. En son şans, belki akılları
başına gelir ümidiyle.
Öyle ki
inanç, iki ucu keskin bir bıçak. Sırat’la ayrılmış cennet ve cehennem.
Doğru ve yanlış gibi.
Doğru
olan inanç, gerçek olansa bilgi. Nasıl her doğru olan gerçek değilse;
kişiye, topluma ve zamana göre değişiyorsa, değişmeyen aynı kalan sadece
gerçek. Oysa her gerçek aynı zamanda doğrudur. Bütün gerçek sen.
15
|