yağmur yağar şehre ağlar gibi,
ince ince ıslatır pervazları,
sonra saçlarını ve ellerini,
ıslanırsın aşkın gözyaşlarıyla,
ve dudaktan kalbe akarsın.
ıslanır şehir, sokaklar ve sen,
saçlarından ellerinden damlar sular,
acılar, yarlar kapanır bir bir,
çatlaklarıyla toprağın,
bir aşık çarmıha gerilir günahınla,
ve sen sevgilim, toprağa karısırsın,
kokun kokuma bulaşır geceleri,
yağmur yağar şehre, sen yoksun.
Ah,bir ölümdür kokun,
topraktır tenin,
ve mezardan daha derin,
o mavi gözlerin.
Beyaz bir kefendir gidişin,
ve günahımdır şehvetin,
aşkın sevabımdır,nefretin ölüm,
son defa bak gözlerime gitmeden,
bu asi ruhumu azat et.
bilal özbay
|